12 Eylül 2008 Cuma

Gitme vakti geldi

merhaba gönüll dostlarım uzun bir aradan sonra sizlere tekrardan yazıyorum.Çok mutluyum çünkü salı günü istanbula gidiyorum.Üç ay önce orda canlarımı bırakıp geri dönmüştüm şimdi onlara kavuşma zamanı geldi:)Bu üç ay çok zor geçti ama geçti sonunda:)İstanbula gidince yapacağım çok sey var.Bu sene son senem oldugundan zorlu bir yıl bekliyor beni:)Geçen sene il dönem özel nedenlerden dolayı bir yarı dönem dondurmak zorunda kalmıştım okulumu.Ordan kalan derslerım var bırde şimdi ikinci sınıfın dersleri.işim çok zor anlayacağınız:)Ama ben bunların üstesinden gelip busene hiç ders bırakmadan bitireceğim inş okulumu:)Şimdi İstanbula gidince yapacaklarımı sıralama vakti.Hazır mısınız?korkup kaçmak yok ama söz mü:)))))))

Tamam tamam başlıyorum sıralamaya:)))

1)ilk dönem hem bu dönemin derslerini alacağım hemde ilk senenın ılk donemınden kalan dersleri alacağım
2)sömestr tatilinde bu derslerin hiçbirini bırakmayacağım
3)ikinci yarı dönemde hem derslerimi aksatmayacagım hemde dgsye hazırlanacagım.
4)Sene sonunda diplomamı alıp hemen bir iş bulmak olacak
5)Yazın bos gecmeyecek dil kurslarına gidecem ve sertifika alacagım,bırde bilgisayar sertifikası var tabıı.

Orda mısınız?Yoksa korkup kaçtınız mı?:))))))))))))))))))))))))))
Ben bunların hepsının üstesinden gelirim çok zor olacak tabikii ama emeksiz ekmek yenmez.Bunları yaparken gezmemide yapacagım,eglencemi de yapacagım.İkisi bir arada yürümezsede bir sene eglenmeyi veririm nolacak ki.Bir yerim eksilmez.Hayatımı kurduktan sonra bol bol egleneme fırsatım olacak nasılsa:)Ayaklarımın uzerınde durup iyi yerlere gelmem eglenceden yada baska seylerden daha önemli.Ben derim ki ismimi unutmayın seneler sonra cok iyi yerlerde gececek adım:)

hepinizi öpüyorum.kendinize çok iyi bakın.sevgilerle:)))))

3 yorum:

bünyamin durali dedi ki...

Sevgideğer Sezgi,

Blogunu okuduktan sonra,kendi kendime "ne güzel insanlarımız var, iyi ki onlar var, yoksa dünya onların yüzüsuyu hürmetine mi batmıyor" dedim. Nahif ve çok samimi bir anlatımın var. İçinden nasıl geliyorsa öyle yazıyorsun. Süslemeden ve kendini olduğundan farklı göstermeye çalışmıyorsun. Kaynak suları gibi berrak bir üslubun var. Tiyatroyu seviyor olman, zaten ayrı bir güzellik.

Üniversitede hangi bölümde okuduğunu bilmiyorum, önemli de değil. Ama, toplumsal sorunlar karşısında duyarlı bir yüreğin olduğu besbelli. Sanat-Edebiyat dergilerinde yıllardır şiir ve eleştiriler yayımlayan biri olarak, sana, naçizane şunu söyleyeceğim: Kitaplardan kopma sakın, msn'de dolaşma mümkünse. Sanal dünyanın yalanlarıyla kandırma kendini. Şiir, roman, öykü, resim, müzik, tiyatro, felsefe, psikoloji, sosyoloji ve her türden kültürel-toplumsal mesele, senin temel ilgi alanların olsun.

Bu arada,istersen yazışalım, düşünce iletişiminde bulunalım. Sana, duyarlıksal ve düşünsel yönlerden gelişebilmen için, istediğin katkıda seve seve bulunabilirim. Çünkü, sende gelişmeye açık bir potansiyel var.

Görüşmeyi umarak, esenlikler dilerim.

-bünyamin durali
bunurali@hotmail.com

fatosun mutfagından... dedi ki...

sezgimm canım bak seni burda da buldum..güzel yürekleim....

sezgi dedi ki...

bünyamin bey teşekkür ederim güzel sözleriniz için.ben yazmayı cok seven biriyim ve gercekten de yazılarımda kendim gibi olmaya özen gösteriyorum sizlerede bunu yansıtabildiysem ne mutlu bana.ben okumayı çözdüğümden beri kitaplarla içiçeyim.kitap okumak benim için hobi değil bir yaşam felsefesi.düşüncelerinizi burda paylastıgınız ıcın cok tesekkur ederım.kitaplardan kopmam mümkün değil.çünkü kitapsız hayat düşünemiyorum.tekrardan teşekkür ederim düşünceleriniz için.

---------------

fatmam canım arkadaşım burdanda buldun beni helal olsun sana kız:)))